Forum Aski - Türkiye'nin En Eğlenceli Forumu
 

Go Back   Forum Aski - Türkiye'nin En Eğlenceli Forumu > Kültür - Sanat > Kültür - Sanat - Tarih > Mitoloji
Kayıt ol Yardım Kimler Online Bugünki Mesajlar Arama

canlı casino siteleri canlı casino siteleri sagedatasecurity.com casino siteleri takipçi satın al
porno diyarbakır escort bayan antalya escort malatya escort

Hitit mitolojisi

Mitoloji kategorisinde açılmış olan Hitit mitolojisi konusu , ...


Yeni Konu aç  Cevapla
 
LinkBack Seçenekler Arama Stil
Alt 13.01.2015, 14:45   #1 (permalink)
Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
tick Hitit mitolojisi

Hitit mitolojisi

Hitit mitolojisi ve buradan hareketle panteonunun odağında fırtına tanrısı bulunur. Baş tanrı olan eril fırtına tanrısının dışındaki bir diğer temel ve önemli kavram ise, Hitit öncesi ve sonrası Anadolu Mitoloji ve kültürlerinde de rastlanan, dişil güneş tanrıçasıdır ki bu tanrıça bir tür ana tanrıça karakteridir ve arz ile özdeşleştirilmiştir. Bu kavramlarda köken araştırılmasına gidildiğinde varılan sonuçlar genellikle fırtına tanrısının Avrupa-Hint kökenli olduğu, güneş tanrıçasının ise bölgenin yerel halklarından Hattilerden alınmış olabileceğidir.[1]
Hitit mitolojisi, Hititler öncesi Anadolu kavimlerinin inançlarından ve çevre inançlarından etkilenmiş olsa da en önemli karakteristiklerinden birisi, özellikle erken dönemlerde senkretizasyondan uzak olması ve hatta bir nevi bilinçli bir şekilde senkretizasyondan kaçınmasıdır. Örneğin Hitit mitolojisinin ana karakteri olan fırtına tanrısı aynı zamanda büyük oranda yerelleşmişti; yani farklı yörelerin kendi yerel fırtına tanrıları vardı. Bu fırtına tanrısı kavramı odak alınarak millî veya genel bir karakterin vurgulanmasının yanı sıra bunun yerelleştirilmesiyle yerel karakterin de vurgulanmasını içerir.

Bununla birlikte Hitit İmparatorluğu'nun genişlemesiyle birlikte belirli bir noktadan sonra senkretizasyon da görülmeye başlanmıştır. Bunun en bariz örneği, siyasî yayılmayla birlikte kraliyet arşivlerinde bahsedilen tanrı ve tanrıça isimlerinde Suriye ve Mezopotamya’da tapınılan tanrı ve tanrıçaların da isimlerine rastlanmaya başlanmasıdır. Yine yapılan antlaşmalarda geçen (antlaşmaya) tanık tanrıların listelerinde de Hatti ve Avrupa-Hint dışı kökenli, çevre mitolojilerde yer alan tanrılar da rastlanmaktadır. MÖ 13. yüzyılda Hitit mitolojisinde senkretizasyonun bir başka temsili olarak kabul edilebilecek bir yenilik daha yaşanmıştır: tanrı ve tanrıçaların gruplaştırılması. Buna göre tanrı ve tanrıçalar kaluti olarak anılan “daireler” içerisinde gruplaştırılmışlardır. Bugün Türkiye topraklarında bulunan Yazılıkaya’daki rölyeflerde betimlemelerine rastlanan bu olayın bir başka ilginç yönü de betimlemelerden Hatti kökenli olduğu anlaşılan çoğu tanrı için Hurri dilinde isimlerin kullanılmasıdır[2] ki bu senkretizasyonun en bariz ve kalıcı örneğidir.

Bununla birlikte Hitit mitolojisinde sistematik bir senkretizasyondan veya herhangi bir şekilde sistematik olarak kabul edilmiş bir mitik hiyerarşiden söz etmek pek doğru olmaz, zira resmî anlamda diğerlerinden üstün görülen ve kabul edilen bir mitik hiyerarşi bulunmamaktaydı.

__________________
SonSuzLuq isimli Üye şimdilik offline konumundadır Alıntı ile Cevapla
Alt 12.02.2015, 09:20   #2 (permalink)
Süper Üye

Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
Standart Cevap: Hitit mitolojisi

Hitit Mitolojisi

Hitit dini gibi mitolojisi de büyük ölçüde Hatti ve Hurri etkisinde kalmış, ayrıca Mezopotamya kaynaklarından esinlenmiştir. Gök Tanrısı Telipinu'nun İlluyanka Ejderi ile savaşı efsanesi Hatti kökenlidir. Buna karşılık Gök Krallığı ve Ulikummi destanları Hurrilerden gelmiştir.

Tanrı ile ejder İlluyanka'nın dövüşmesi, ilkbaharın başlangıcında kutlanan bir festivalde canlandırılırdı. Festival, kış aylarının durgunluğundan sonra dünyanın yeniden canlanışını kutlamaktadır. Dövüş ritüelinde ise, hayatın ölüm, iyiliğin de kötülük üzerindeki zaferi simgelenmiştir. İlluyanka mitosu bir anlatımda şöyledir: Ejder İlluyanka yaptığı savaşta Gök Tanrısını yener ve onun yüreği ile gözlerini alır. Gök Tanrısı ejderden öç almak için Arm adlı bir ölümlünün kızıyla evlenir ve ondan bir oğlu olur. Oğlu büyüyünce ejderin kızıyla evlenir ve babasının yüreği ve gözlerini geri alır. Gök Tanrısı eski gücüne kavuşunca ejderle savaşmaya gider; ancak orada oğlu da vardır. Oğlu babasına "beni de öldür" diye bağırır. Bunun üzerine Gök Tanrısı ejder İlluyanka ile birlikte oğlunu da öldürür.

İlluyanka Efsanesi Hititlerden Yunan mitolojisine geçmiştir. Zeus ile Typhon arasında geçen savaşta, İlluyanka Efsanesinin ana ögeleri bulunmaktadır. Yunan anlatısında; Typhon, Tanrı Zeus'un yüreğini ve gözlerini değil, kollarının ve bacaklarının kas liflerini alır. Ejderin gözcülüğünü yapan kızını Aigipan adlı bir kadın oyalarken, Tanrı Hermes kas liflerini geri alır. Efsanenin Anadolu'dan geldiğini yer adları açığa vurmaktadır. Typhon'un oturduğu yer Mersin yakınlarındaki Korykos mağarasıdır. Adı geçen Casius dağı ise Antakya yakınlarındadır.

DeRDeST isimli Üye şimdilik offline konumundadır Alıntı ile Cevapla
Cevapla

Yukarı'daki Konuyu Aşağıdaki Sosyal Ağlarda Paylaşabilirsiniz.


Yetkileriniz
Konu Açma Yetkiniz Yok
Cevap Yazma Yetkiniz Yok
Eklenti Yükleme Yetkiniz Yok
Mesajınızı Değiştirme Yetkiniz Yok

BB code is Açık
Smileler Açık
[IMG] Kodları Açık
HTML-Kodu Kapalı
Trackbacks are Kapalı
Pingbacks are Açık
Refbacks are Açık


Forum hakkında Kullanılan sistem hakkında
Forumaski paylaşım sitesidir.Bu nedenle yazılı, görsel ve diğer materyaller sitemize kayıtlı üyelerimiz tarafından kontrol edilmeksizin eklenmektedir.Bu nedenden ötürü doğabilecek yasal sorumluluklar yazan kullanıcılara aittir.Sitemiz hak sahiplerinin şikayetleri doğrultusunda yazılı, görsel ve diğer materyalleri 48 saat içerisinde sitemizden kaldırmaktadır. Bildirimlerinizi bu linkten bize yapabilirsiniz.

Telif Hakları vBulletin® Copyright ©2000 - 2016, ve Jelsoft Enterprises Ltd.'e Aittir.
SEO by vBSEO 3.6.0 PL2 ©2011, Crawlability, Inc.
yetişkin sohbet chatkamerali.net

Saat: 21:41