Batıniler ve Haşhaşiler Hakkında Bilgi

Batıniler ve Haşhaşiler Hakkında Bilgi - batınilerin tarihçesi - batıni mezhebi - batınilik


Batini mezhebinin kurucusu, İran’da dünyaya gelmiş olan Hasan Sabbah’tır.14 yaşına kadar babası Ali Bin Mehmet tarafından din bilgileri üzerine eğitilmiştir. Ünlü İslam bilginlerinden gökbilim ve matematik öğrenimi görmüştür. Hasan, eğitimlerinden sonra çalışmalarını tasavvuf üzerine oluşturmuştur.


Çalışmalarını daha rahat bir şekilde devam ettirebilmek için 1090’da İran/Kazvin bölgesinde sert kayalıklarla çevrili olan Alamut Kalesine gidip kalede çeşitli onarımlar yaptırmıştır. Hasan Sabbah geliştirdiği politikası ile insanları yönetme, itaat ettirme amacına bürünmüştür. Bu amacında kullandığı en etkili silah genç yaşlarında bir şeyh tarafından kendisine içirilen, bir nevi uyuşturucu görevi gören, dövülmüş haşhaşın katıldığı bal şurubudur. ‘Afyon Sütü’ olarak da adlandırılan bu haşhaşlı şurup, onların Haşhaşiler olarak anılmasını sağlamıştır.


Hasan Sabbah bu şurubu emrindeki Bâtınilere içittirerek kendilerinden geçmelerini sağlamıştır. Uyku haline giren Batınililer, Anamut Kalesi’nin bahçesine çeşitli çiçeklerle süslü havuzun kenarına taşınmışlardır. Sabbah dünyanın dört bir yanından satın aldığı güzel kadınları yarı çıplak giydirerek bu havuzun kenarlarına koymuştur. Bu kadınların görevi ayılmaya başlayan Bâtınileri etkilemek ve onlara tekrar bal şurubundan içittirip kendilerinden geçmelerini sağlamak olmuştur.


Yeniden bayılan kişi bu sefer haşhaşlı bal şurubunu ilk içtiği yere taşınmış ve kendine geldiğinde yaşadıklarının bir düş değil cennetin ta kendisi olduğu etkileyici ve inandırıcı bir dille anlatılmaya çalışılmıştır.


Hasan Sabbah’ın bu yöntemi kullanmasındaki amaç, kendine bağladığı bu kişilerden bir güç oluşturmaktır. Ülkenin dört bir yanına yerleştirdiği fedaileri ile gizli suikastlar düzenlemeye başlamıştır. Dönemin en büyük devleti olan Büyük Selçuklu hükümdarı Melikşah, Hasan Sabbah’a bir mektup göndererek bu işlevlerinden vazgeçmesini istemiştir.


Sabbah’tan Melikşah’a tanrının kendisinin yanında olduğu ve ondan korkmadığını belirten bir karşılık gelmiştir. Melikşah’ın ölümüyle Sabbah’ı ortadan kaldırma girişimleri kesilmişti. Melikşah’ın yerine geçen Sultan Sencer de Sabbah’ı yok etme girişimlerine devam etme kararı almış lakin gözde bir fedai tarafından yatağına saplanan bir hançerden ürkmüş ve bu girişimlerinden vazgeçmiştir.


Batıniliğin temel direği ‘imamlık’ tır. Onlara göre imam geçmişi şimdiyi ve geleceği bilen kişidir. İmam, Kuran’ın dış manasını iç manaya uyarlama yeteneğine de sahiptir. Evrende mutlu olmanın gereği imama sonsuz bağlılıktan gelir. Batın, imama sonsuz bir bağlılık gösterirse evrende mutlu olur ve cennete gider. İmama bağlılık gösteren ve ona inananın hiçbir hadise uyma zorunluluğu da yoktur.


Ana temellerinin çoğunu Zerdüştlükten alan Haşhaşilik nitekim 13. Yüzyıl başlarında son bulmaya başlasa da bugün hala İslam mezheplerinde bir takım etkileri görülmektedir (nizarilik). Bunun yanı sıra Alevilikte bir takım kuralların temeli de Haşhaşilere aittir. Çünkü Batınilik de tanrısal vakaları insana indirgemiştir. (Hz. Ali)

Aç gözünü gafil seyret cihanı

Batında, zahirde, özde Ali var…

Sevgi Kızılcık

__________________
https://t.me/pump_upp